Sokakta Çocuk Ve Spor
Sosyal bir olgu olarak spor kendini keşfetmede, yenilenmede ve sağlıkta önemli bir rol oynamaktadır. Sporun özellikle sosyalleşme sürecindeki etkileri, bireyler ve toplumlar arasında dostluk ve kardeşliğe olanak sağlayarak dünya barışına olumlu katkı sağlamaktadır. Dolayısıyla spor sosyolojisi alanında bilimsel çalışmaları teşvik eden toplumlar, olgunun toplumsal yaşamdaki işlevlerini daha verimli bir şekilde analiz edebilmekte ve toplumsallaşma sürecini daha etkin yaşayabilmektedir.
Dünyanın bu yüzyılda hızla küreselleşmesiyle birlikte toplumu oluşturan bireylerin toplumda yer edinme çabaları hızla artmıştır. Toplumları oluşturan fertlerin yaşam mücadeleleri olumlu ya da olumsuz birçok değişimi beraberinde getirmiştir. İnsanlar için yaşanan değişimler ve olumsuz sorunlar yaşadıkları çevreleri de etkilemeye başlamıştır. Günlük yaşamınızdaki gelişme veya değişimin toplum üzerinde büyük etkisi vardır. Toplumsal değişimin bir sonucu olarak ortaya çıkan sokaktaki çocukların iş ve yaşam sorunu, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de özellikle metropollerimizde de ciddi bir sorundur. Kasabalardan kentlere taşınan ve bu yerleşik düzene yerleşen bireylerle birlikte kentlerdeki hızlı ve çarpık yerleşmelerin de etkisiyle aile ve toplumsal yapıda değişimler meydana gelmektedir. Bu değişimlerin okuryazarlık oranındaki değişimini gösterirsek sokak çocukları konusu merkezi yönetim ve yerel yönetimlerle birlikte idarenin de menfaati doğrultusunda ele alınması gereken konulardan biridir.
Sokakta yaşayan çocuklar; ailelerin çocuklarına desteklerin azalması, aile içi şiddetin giderek artması ve birçok ekonomik sorun nedeni ile ailenin ekonomik sorumluluğunu paylaşan ve sokakta çalışarak aileye katkıda bulunmaya çalışan çocuklardır. Literatürdeki tanım ve sınıflandırmalara bakıldığında sokak çocukları kavramının “şemsiye kelime” işlevini üstlendiği söylenebilir. Bu çatı altında farklı çocuk grupları bulunmaktadır (örn. sokak çocukları, suçlular, dilenciler ve yürüyüşçüler).
Bu çocuklar için sokak para kazandıkları ve hatta oyun oynadıkları yaşam alanları olarak gördükleri ve yaşamlarını idame ettikleri yerdir. Sokakta çalışan çocukların birçoğu geceleri eve gidemiyor ve ailevi rahatsızlıklar da bu durumda etkili olabiliyor. Bireyin sosyal bir varlık olarak toplumdaki yerini alabilmesi, doğumdan itibaren psikososyal ihtiyaçlarının karşılanması, toplumsal hayata dahil edilmesi gereken olguların öğretilmesine ve yükseltilmesine bağlıdır. Bireyin kendisine yönelik olumlu tutumunu aynı zamanda benlik saygısını ve kendini kabul etmesini içeren benlik saygısı, bireyin hayatında karşılaşacağı olaylarla baş etmede önemli bir kişilik özelliğidir. Bireyin çevresindeki kişilerin tutumları ve ona değer verme biçimleri benlik saygısının gelişimini olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilir.
Ebeveynler ve öğretmenler, çocukların erken yaşlardan itibaren iyi bir benlik imajı geliştirmeleri için işbirliği içinde çalışmaya özen göstermelidir. Eğitim sistemimizde, fiziksel aktivite egzersizi ile benlik kavramı arasındaki yakın bağlantı, sadece ilk ve orta eğitimciler ile öğretmenler tarafından çok az bilinen bir konudur. Bu nedenle çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimleri büyük bir izolasyon içinde gerçekleşir. Benlik kavramı yaş, cinsiyet, performans, sosyoekonomik durum, beden imajı, etnik grup, çevre ile etkileşim gibi birçok faktörden etkilenir. Spor pratiğinin benlik kavramına etkisinden bahsetmek mümkündür. İnsan yaşamının her alanında gerekli benlik kavramı, bireyin fiziksel aktivitelerinden, kısa hareketlerden etkilenir. Fiziksel aktivitenin beden imajından memnuniyet ve benlik saygısı üzerindeki etkilerini ortaya çıkarmak amacıyla yapılan araştırmalarda araştırmacılar; Benlik saygısı, beden imajından memnuniyet ve egzersiz arasında dolaylı bir bağlantı olabileceğini belirtmişlerdir.
Bir eğitim aracı olarak kullanılan sporun, çocuğun her yönden gelişimi için büyük önem taşıdığı bilinmektedir. Takım üyesi olarak spor oyunlarına katılım; aynı zamanda çocuğun yardım etme, birlikte çalışma, diğer ekip üyelerine saygılı olma ve oyun düzeni duygularını da geliştirir. Yüzyıllar boyunca, spor için ilişkilerin ve sosyal bağların güçlendiği bir yön hep olmuştur. Sporun özellikle Türkler arasında insanların hayatında çok önemli bir yeri olduğu bilinmektedir. Tüm toplumlar, beden eğitimi ve spora verilen önemle gelecek nesillerin güçlü, sağlıklı, güvenli ve ahlaklı bir şekilde yetişeceğinin bilincindedir ve çocuklarını sporla tanıştırmada önemli rol oynarlar. Ancak okullar, çocukları sporla tanıştırmakta da aktif bir rol oynamaktadır. Günümüzde aileler spor faaliyetlerine eskisinden daha olumlu bakmakta ve çocuklarını spora teşvik etmektedirler. Spor etkinliklerinin çocukların okullaşmasını olumsuz etkilediğine inanan aileler bulunurken, bu tabu büyük ölçüde kırılmış ve aileler belirli ücretler ödeyerek çocuklarını spor faaliyetlerine yönlendirmektedir. Spor genel bir konuysa ve aile içinde konuşuluyorsa çocuklar spora daha fazla ilgi duyabilir ve katılabilirler. Aile bireyleri arasında da spor yapan birinin olması bireyi spora teşvik eden bir diğer unsurdur. Ancak ailede spor yapan birey olmasa bile birey spor faaliyetlerine katılma eğilimi gösterir. Bu da gençlerin sporun olumlu psikolojik ve fiziksel etkiler yarattığının farkında olduklarını göstermektedir. Ülkemizin geleceği sağlıklı ve ahlaklı nesillerin yetişmesine bağlı olduğundan beden eğitimi ve spor diğer tüm toplumlarda olduğu gibi Türk toplumunda da önemli bir yer tutabilir.
Yapılan bir çalışmada; Sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar olgusu, dünya gündeminde önemli bir yer tutan ve öncelikli olarak çözülmesi gereken ekonomik ve sosyal bir sorundur. Bugün dünya çapında yaklaşık 200 milyon çocuk sokaklarda yeterli eğitim, sağlık ve temel haklardan yoksundur. Sokakta yaşayan ve çalışan çocukların sorunu, sadece kırsala göç, işsizlik vb. nedenlerini açıklamak yeterli değildir. Çünkü ülkenin sorunlarının günümüz dünyasının sorunlarından soyutlanarak açıklanması, çalışmaları çözüm aramaya zorlamaktadır. “Sosyal veya bireysel bir sorunun netliği ile ilgili tüm sorulara verilen yanıt oranı, bu sorunun çözümüne yönelik ipuçlarının keşfedilmesiyle paralel olarak gerçekleşir.” Bu bağlamda sokakta yaşayan ve çalışan çocukların multidisipliner sorunu ülke ve dünya sorunlarından ayrı düşünülemez.
Spor, sağlıklı nesiller yetiştirmek ve böylece çağdaş toplumlar yaratmak için eğitimin ayrılmaz bir parçasıdır. Spor daha çok genç nesillerin sosyal olarak gelişmiş, bedenen ve ruhen sağlıklı kişilikler kazanmalarına yardımcı olurken, diğer yandan gençler yapıcı, yaratıcı, üretken, sağduyulu, hoşgörülü, ahlaklı, terbiyeli, kendine güvenen ve iyi insan davranışlarına sahip bireylerdir. Spor, sosyalleşme sürecine olumlu katkı sağlar. Bu nedenle spor eğitimi alan kişilerin sosyalleşme sürecini daha etkin yaşamaları kaçınılmazdır.
Yazar
Figen YAMAN LESİNGER
Yrd. Doç. Dr.