Siber Zorbalık
Literatür anlamı olarak siber zorbalık, bilerek birine zarar vermek için bir kişi ya da grup tarafından İnternet, cep telefonu, bilgisayar ve diğer haberleşme araçları ile kişiyi utandırmak, üzmek, aşağılamak, taciz etmek ve incitmek için mesaj atmak, yorum yazmak ve fotoğraf paylaşımı gibi kişiye yönelik agresif ve bilinçli eylem davranış şeklidir. Siber zorbalık genel anlamda günlük hayattaki yüz yüze yapılan zorbalığa benzerdir. Fakat, gerçek hayatta karşı karşıya gelindiğinde, yapılmaya cesaret edilemeyecek hareketler, söylenmeye cesaret edilemeyecek sözler, siber alemde çok daha kolay sarf edilebilmektedir. Küçük yaştaki çocuklar ve gençler arasında yaygın olan siber zorbalık, yetişkinler tarafından meydana geldiğinde ciddi yasal yaptırımlar uygulanmaktadır. Siber zorbalığı fark etmek bazen oldukça kolaydır. İnternet bağlantısına sahip herhangi bir cihaz kullanan herkes siber zorbalık eylemi gerçekleştirebilir.
Zorbalar, çocukların ve gençlerin yakın çevresinden olabileceği gibi anonim de olabilirler. Örneğin, bir arkadaşınız, çevrenizdeki birisi size kırıcı, kaba ya da acımasız bir mesaj, sosyal medyada bir yorum gösterdiğinde bunun siber zorbalık olduğunu anlarsınız. Ancak, mağdurun çevrimiçi kimliğini ele geçirmek ya da mağdura zarar vermek ve onu utandırmak adına kişisel bilgilerini, fotoğraflarını ve videolarını yayınlamak gibi diğer eylemler fark etmesi daha güç olabilir. Bazı bireyler sahte hesabın, web sitesinin ya da çevrimiçi kişiliğin yalnızca kendilerine yönelik taciz ve zorbalık amacıyla oluşturulduğu şikayetinde bulunuyorlar. Bir çok çocuk zorbalığa uğradığını ebeveynlerine dahi bildirmekten çekindiği için kaç çocuğun bu duruma maruz kaldığını tespit etmek oldukça zor. Ancak, siber zorbalığın yaygınlığı ile ilgili son dönemde yapılan araştırmalar, yaklaşık olarak 4 ergenden 1’inin siber zorbalığa maruz kaldığını ve 6 ergenden 1’inin de başkasına siber zorbalık yaptığını kabul ettiğini gösteriyor. Bazı çalışmalarda, ankete katılan ergenlerin yarısından fazlası sosyal ya da dijital medya üzerinden tacize uğradıklarını belirttiler.
Siber zorbalığın en sık görüldüğü platformlar;
- Facebook, Instagram, Twitter ve Snapchat gibi sosyal ağlar
- Doğrudan cihazlar aracılığıyla gönderilen kısa mesajlar (SMS)
- E-mail sağlayıcıları, uygulamalar veya sosyal ağların sunduğu anlık mesajlaşma servisleri
- Sohbet odaları
- Online oynanan oyunlarda sohbet pencereleri
Siber zorbalık büyük oranda Facebook, Twitter ve Instagram gibi sosyal medya platformlarında gerçekleşiyor. Son yıllarda akıllı telefonların ve sosyal medyanın yaygınlık kazanmasıyla, Whatsapp gibi anlık mesajlaşma uygulamalarının popüler hale gelmesiyle siber zorbalıkta artış görüldü. Sosyal medya üzerindeki zorbalık, genel hatlarıyla şu durumları içermektedir; bir kişinin fotoğraflarına olumsuz ve kırıcı şeyler yazmak, bir kişinin duvarına taciz edici şeyler yazmak, bir kişiyle dalga geçmek için onun fotoğraflarını ve videolarını kullanmak, bir kişinin sosyal medya hesabını çalıp buradaki bilgileri ifşa etmek.
Peki, siber zorbalık çeşitleri nelerdir?
Siber zorbalık eylemlerinin hepsi bir değildir. Yapısı itibariyle, karşılaştığınız veya karşılaşabileceğiniz eylemlerin tümü kendi içinde farklılıklara sahiptir. Sorunun ne olduğunu anlamak veya siber zorbalıktan korunmak için sorunun çeşitlerini bilmenizde büyük fayda var.
1.İfşa: Mağdurun sosyal medya hesaplarının ele geçirilerek komik gösterilmesi veya saygınlığını yitirmesine neden olacak eylemlerin gerçekleştirilmesi şeklinde açığa çıkar. İnternette paylaşılan bilgileri silmek ve tamamen yok etmek neredeyse imkansız olduğundan, bu yöntem mağdurun dijital saygınlığına kalıcı zararlar verebilir.
2. Bir başkası gibi davranmak: Üretimi daha fazla otomatikleştirmek için elektronik ve bilişim teknolojilerinin kullanımına dayanmaktadır.
3. Suçlama: Suçlama yoluyla; biri veya birileri, sizlerin dijital saygınlığını ve arkadaş ilişkilerini zedelemek için onu küçük düşürecek paylaşımlar yapabilirler. Genellikle bu saldırılar kişiseldir ve mağdurda öfke ve üzüntü yaratır.
4. Trolleme: Trollüğün ne olduğuna artık hepimiz aşinayız ama trollük de kişinin üzerinde suçlama ve cevap vermesi için baskı kurulduğunda bir siber zorbalık eylemidir.
5. Hilecilik ve Şantaj: Hileciler bireylerin güvenini kazanarak, onların yüz kızartıcı bilgilerini ve sırlarını öğrenirler. Sonra bu sırları internet üzerinde herkesin görebileceği şekilde paylaşırlar. Hileciler bazen elde ettikleri bilgileri şantaj yapmak için de kullanırlar. Bu kişiler mağdurun yakın çevresinden olabileceği gibi, tanımadığı biri de olabilir.
Siber Zorbalık Belirtileri Nelerdir?
- İnternet ve telefon kullanımı sırasında ya da sonrasında üzülmek
- Dijital yaşam konusunda fazla gizli ve korumacı davranmak
- Aile bireylerinden, arkadaşlardan ve aktivitelerden uzaklaşmak
- Okuldan veya grup toplantılarından kaçınmak
- Okul notlarının düşmesi ve evde öfkeli davranmak
- Ruh hali, davranış, uyku ve iştahta değişimler
- Bilgisayar veya cep telefonu kullanmayı bırakmak istemek
- Anlık ileti, mesaj ya da e-posta geldiğinde gergin ve ürkek davranmak
- Bilgisayar ya da cep telefonu ile ilgili konuşmalardan kaçınmak
- Evde sürekli kızgın, öfkeli ve tedirgin davranışlar sergilemek
- Mağdurda özgüven düşmesi
- İntihara eğilim
- Hayata karşı daha çekingen ve depresif duygu durumları sergilemek
- Depresyon, kendinden memnuniyetsizlik
Siber Zorbalıktan Korunmanın Yolları Nelerdir?
Siber zorbalıktan kurtulmak ya da siber zorbalığa hedef olmamak için hem ebeveynlerin hem de gençlerin bilmesi gereken bazı yollar söz konusudur.
- Sanal ortamda kişisel bilgilerinizi paylaşmayın. Sosyal medyada telefon numaranızı, gittiğiniz okulu ve bölümü, kullandığınız şifreleri alenen açıklamayın. Zira bu bilgiler ışığında siber zorbalık yapan kişiler, işi daha da büyüterek sizi günlük gerçek yaşamda da takip edebilirler. Instagram hesabınızı herkese açık yapmayın. Instagram hesabınızda paylaştığınız fotoğraflar, çeşitli siteler tarafından internetin hafızasına alınır.
- Eğer tahrik ve taciz amaçlı bir mesaj, mail ya da SMS alırsanız bu mesaja cevap vermeyin. Bu nedenle sizi sinirlendirse ya da korkutsa bile kimden geldiğini bilmediğiniz mesajlara cevap vermeyin. Cevap verseniz bile nötr bir tonda iletişim kurun. Korktuğunuzu, paniğe kapıldığınızı belli etmeyin ve üslubunu koruyun. Karşı taraf küfür ediyorsa siz etmeyin. Zira siber zorbanın amacı sizin günlük hayattaki rutininizi alt üst etmek ve sizi olumsuz anlamda harekete geçirmektir.
- Sosyal medya üzerinde bir kişinin uygunsuz fotoğrafları ya da bu kişi hakkında uygunsuz iddialar dile getirildiği zaman siz de o anın coşkusuna kapılarak bu mesajları paylaşmayın, paylaşmayın, beğenmeyin. Bu nedenle beğendiğiniz, paylaştığınız içeriklere özen gösterin. Zira başka birinin başına gelen siber zorbalığın yayılmasına istemeden de olsa katkı sağlayabilirsiniz. Bu nedenle empati kurmaya gayret edin.
- Eğer tehdit, tahrik, küfür, hakaret, aşağılama içerikli bir mesaj alırsanız bu mesajlara cevap vermeyin; ancak bu mesajları da silmeyin. Olay hukuki sürece taşınırsa bu mesajları kanıt olarak gösterebilir ve siber zorbanın kimliğine ulaşılmasına yardımcı olabilirsiniz. Sizi rahatsız eden bir mesaj alırsanız bunu ailenize ve öğretmeninize gösterin. Olay gerçekten vahimse, güvenlik güçlerine ve savcılığa başvurulabilir.
- İletişim araçlarının güvenlik yazılımları sıkı ve güncel olmalıdır.
- Yüz yüze ilişkilerdeki etik kurallar sanal ortamda da aynıyla uygulanmalıdır.
SİBER ZORBALIK BİR SUÇTUR! FARKINDA OL, ÖNLEM AL!
Yazar
Feyza DİLMEÇ
Psikolojik Danışman